Rothenburg Ob Der Tauber

Almanya’da olduğu gibi korunmuş muhteşem bir ortaçağ kentine misafir gidiyoruz. Sizde eğer bir gün bu güzel şehre misafir olmak isterseniz sakın yanlış yere gitmeyin Almanya’da bir kaç tane Rottenburg var. Bu şehrin adı Rottenburg Ob Der Tauber olarak geçiyor. Burası bir kale şehir, kale kapılarının birinde içeriye girdiğiniz anda şehir başlıyor. Kale duvarlarının içinde yürüyerek şehrin büyük bir kısmını dolaşabileceğiniz dar bir yol var. Elbetteki yapıldığı dönemde bu yol savunma amaçlı kullanılmış. Kalenin bedeninde yürüyüp şehre biraz tepeden baktığınızda yapıları olanca güzellikleri ile görüyorsunuz. Kale şehrin her bir giriş kapısının yanında oldukça estetik kuleler yer alıyor.

Şehrin dar sokakları bazen bir meydana açılıyor ya da tam tersi, geniş bir sokak dar bir sokağa bağlanıyor. Tüm sokaklar parke taşı döşeli. Taşlar dekorun geçmişteki gibi kalmasına yardımcı oluyor. Kale içindeki otellerin çoğu ortaçağdan kalma binaların dekore edilmesi ile turizmde kullanılmaya başlanmış. Her birinin içi adeta bir müze gibi. Bina tavanlarında yer alan orjinal hatıllara neredeyse hiç dokunulmamış. Mobilyaların bazıları oldukça eski, bazı yeni mobilyalar da eski tarzda yapılmışlar. Şehrin içinde dolaşırken pastahaneler dikkatinizi çekecek. Neredeyse tüm pastahanelerde kartopu (snowball) dedikleri tatlılar satılıyor. Bu tatlı, hamur top haline getirilip içine çikolata, ceviz, fındık gibi malzemeler katılarak yapılıyor. Yanına da Almanların meşhur sıcak şarabından alarak deneyebilirsiniz. Bu kartopu şeklindeki tatlı ortaçağda Rottenburg’un geleneksel tatlısıymış, en çok ta savaş zamanlarında yapılıp yenirmiş, görünen o ki hala gelenekselliğini koruyor.

Rottenburg’da gezerken insanların eskiden beri birbirine uyguladığı şiddeti görmek isterseniz adres suçlular müzesi. Elbette suç ve suçlu kelimesi kulağa hiç hoş gelmiyor ama yine de bu müzeyi görmekte fayda var. Burada eski işkence aletleri, idam sehpaları ve silahlar gibi bir çok şey sergileniyor. Ama bir çok insan gibi savaşı sevmiyorsanız ve bu sıkıcı atmosferden kaçmak isterseniz sizi suçlayamam. Böylesi bir durumda size hemen alışveriş meydanına inmenizi önereceğim. Rottenburg yılbaşı süsleri konusunda oldukça meşhur bir yer. Özellikle yılbaşı zamanında burada yılbaşı süsleri satmak için çok büyük pazarlar kuruluyo. Yılbaşı dönemlerinde bu büyük marketi kaçırmak istemeyenlerin kalabalığı Rottenburg’u dolduruyor. Ancak fiyatlar biraz yüksek. Rottenburg kış aylarında biraz sessiz ve kendi içine kapanık duruyor. En canlı olduğu dönemler yaz ayları, yılbaşı ve festival zamanı.

Bu güzel ortaçağ kentini sabah gün doğumunda veya akşam gün batımında balonla gezebilirsiniz. Bunun için kişi başı 170 € yu gözden çıkarmanız gerekiyor. Güneşli bir günde kentin parke taşlı yollarını ve dantel gibi inşaa edilmiş binalarını yukarıdan görüp fotoğraflamak eminim çok keyifli olur. Şehirde 1631 yılından bu yana kutlanan Meistertrunk adlı bir de festival var. Otuz Yıl savaşlarında General Tilly adlı bir komutan ordusu ile Rottenburg kapısına dayanmış şehri yağmalayıp, soyup gitmeye hazırlanırken şehrin valisi kendisine çok büyük bir kadeh şarap ikram etmiş. Komutan şaraptan bir yudum aldıktan sonra aklına birden bir fikir gelmiş. Bu şarabı oradakilerden biri bir dikişde bitirirse şehri yağmalamaktan vazgeçip gideceğini söylemiş. Çaresiz vali teklifi kabul etmiş ve bir dikişde şarabı bitirmiş. Böylece şehir yağmalanıp, yakılıp yıkılmakdan  kurtulmuş. Her yıl yaz aylarında bu festival ile geçmişdeki bu olay anılır büyük kalabalıklar geleneksel ortaçağ kıyafetleri içinde yollarda yürür.

Şehir öylesine güzel inşa edilmişki II. Dünya Savaşı sırasında bile komutanlar yıkmaya kıyamamışlar. Yinede 1945 yılında buraya isabet eden bombalarla 306 ev yıkılmış. Amerikan ordusunun komutanı bu şehrin tarihine önem vererek burada çok ağır topların kullanılmamasını istemiş. Savaş sonrası yıkılan evler çabucak onarılmışlar. Bugün bu şehir Almanya’da romantik rota olarak tanımlanan güzergahın üzerinde yer alıyor. Rottenburg’a gelirken yol üzerinde farklı başka köyler de var. Rottenburg gibi tarihi değere sahip bu köyler yol kenarında kahverengi tabela ile gösteriliyorlar.

Eğer Stuttgart’da kalırsanız bir gün sabah erkenden çıkıp gün boyu bu köylerden bir kaçını gezebilirsiniz. Bu bölgeyi daha detaylı görmek için ise 2 gün ayırın derim. Stuttgart ile Rottenburg arası yaklaşık 150 km. Yollar oldukça iyi olduğu için yolculuk çok rahat ve kısa sürüyor. Bu güzel şehirde bir gece geçirmek isterseniz – ki bence kesinlikle burada bir gece kalınabilinir – size bir kaç yer tavsiye edebilirim. Hepsi muhteşem mimariye sahip pırıl pırıl yerler ve gecelik fiyatları iki kişi için 50 €’dan başlayıp 65 €’ya kadar çıkıyor. Kalınacak yerler Hotel Frei, Gaestehaus, Pension Gerlinger ve Eberlein Gaestehaus olarak sıralanabilir.