Sri Lanka yolculuğumuzda genellikle ilk duraklarımızdan biri Pinnawala oluyor. Hem Sri Lanka’ya ufak bir aşinalık sağlanması; hem de buradaki fil yetimhanesini görüp doğada yaşananları anlamak için bir başlangıç oluyor.
Pinnawala Colombo’dan yaklaşık 90 km uzaklıkta bulunan bir kasaba. Colombo’dan Sigiriya veya Kandy şehrine giderken uğrayabileceğiniz, yeşillikler içerisinde, turistlerin oldukça rağbet ettiği bir bölgede bulunuyor. Turistlerin buraya ilgi gösterme sebebi burada bulunan fil yetimhanesi ve hayvanat bahçesi.
Pinnawala Fil Yetimhanesi’nde sayıları değişmekle birlikte çoğunluğu dişi olacak şekilde 100 civarında fil bulunuyor. Filler biri sabah 10:00 – 12:00 arasında, diğeri 14:00 – 16:00 olmak üzere günde iki defa yetimhaneden Ma Oya Nehri’ne yıkanmak ve su içmek için götürülüyor. Yetimhane ya da barınak denen yer ise nehirden 1 km kadar uzaklıkta, etrafı çevrili büyük bir alan. O saatlerde nehir kenarında olursanız güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.
Buraya geldiğinizde filler nehirde; ya da yetimhanede olabilirler. Saatleri bilirseniz nerede olmanız gerektiğine de karar verebilirsiniz. Ya da erken gelip nehir kenarındaki kafelerde bir şeyler içip bekleyebilirsiniz. Daha önce gitmediğimiz bölgeleri hazırlık aşamasında uzun uzun internetten incelememiz gerekiyor. Bunun için de saatlerce ekrana bakıyoruz, pek sağlıklı bir durum değil biliyorum; ama i-block gözlüklerden kullanarak kendimizi koruyoruz.
Biraz beklediğinizde bu devasa canlılar sürü halinde sokaklardan, yanınızdan geçerek nehirde yıkanmaya geleceklerdir. Fillerin yerli ve yabancı turistler için açık bulunan hediyelik eşya dükkanları arasından yürüyerek, yavaş yavaş nehre doğru gelişlerini ve sonrasında nehirde yıkanmalarını izlemek büyük keyif.
Sri Lanka’da tarım ve yerleşim alanı açmak için orman arazilerinin yok edilmesi insan ve filler arasında büyük problemlere yol açmış. Bir başka neden kaçak avlanmalar. Fillerin öldürülmesi, genç ve bebek fillerin doğada yalnız kalmaları da bu sorunlardan biri. Burası ilk olarak 1975 yılında yetim kalmış beş adet fil yavrusuna bakım yapmak amacıyla kurulmuş. Fakat bu filleri anneleri yetiştirmediğinden, yaban hayatında zorluk çekecekleri düşüncesiyle salıverilmemiş ve burda bakılmaya devam edilmiş. Şu anda bu ilk beş filden sadece birisi, Kumari adında olan hayatta. Tam yaşı bilinmese de, şu andaki yaşı 65 olarak tahmin ediliyor.
Nehirde fillerin yıkanmasını izledikten sonra dilerseniz fil yetimhanesine giderek minik filleri görebilirsiniz. Eğer çok erken 09:00 – 09:30 gibi yetimhaneye gelirseniz, bir biberon süt satın alıp, filleri kendi ellerinizle besleme şansınız da olur. Bir fili evlat edinmek isterseniz yetimhaneye bağış yaparak bunu da gerçekleştirebilirsiniz. Ama yanınıza alıp götürmek yok, sizin adınıza burada bakımı yapılıyor.
Nehir tarafında, etrafta bir çok hediyelik eşya satan dükkan var. Bunlardan fillerle ilgili bir çok farklı ürün alabilirsiniz, bana en ilginç gelen ürün ise fil dışkısından yapılmış kağıt olmuştu. Tamamen el yapımı bu ürünler yerel öğrenciler tarafından kullanılıyor, oldukça organik.
Tüm bunlar için elbette bilet almanız gerekiyor. Bir yetişkin için bilet fiyatı 3000 LKR; yani yaklaşık 110 TL. 12 yaşına kadar çocuklar için bunun yarısı ödeniyor. Biletinizi gişeden alabilirsiniz. Alan içerisinde sigara içilmiyor. Müzik ya da ses çıkaran herhangi bir aletle dolaşmaya izin verilmiyor. Filler çok nazik hayvanlar; ama kütle olarak çok büyük ve ağır olduklarından istemeden de olsa size zarar verebilirler, o yüzden çok dikkatli olmalısınız ve mesafenizi korumalısınız.
NOT: Şu an için geçici olarak ziyaretçilerin filleri beslemesi, filleri yıkaması ve fillerle birlikte nehirde yıkanmasına izin verilmiyor. Ama bu 2020 yılında yaşıyor olduğumuz salgın (covid-19) ile ilgili geçici bir durum, buranın ziyaretçilere ve bu tip aktiviteler için ödenen paraya ihtiyacı var. Yaşasın filler.
harika tespitler yapilmis bir yazi tebrikler
Teşekkürler Fatma hanım