Çandarlı, deniz tatili için neden burayı seçtik?

Çandarlı, İzmir’in Dikili ilçesine bağlı bir mahalle. 2016 yazında deniz tatili için biz Çandarlı’yı tercih ettik ve burayı çok sevdik. Çandarlı’nın antik adı Pitane olarak geçiyor. Suyu bol anlamına gelen Pitane’nin tarihi Helen dönemi öncesine, M.Ö. 6. yüzyıla kadar uzanıyor. Şehrin Amazonlu kadınlar tarafından kurulduğu söylencesi de mevcut. Burayı bir ara Cenevizliler de deniz üssü olarak kullanmışlar. Yapılan kazılarda bulunan arkeolojik eserler şu anda Bergama Müzesi’nde ve İzmir Arkeoloji Müzesi’nde koruma altına alınmış.

Biz oradayken bir hikaye duyduk buna göre 1822 yılında Sakız, Sisam ve İpsala adalarından gelen Rum çeteler şehri gece yarısı baskına uğratmışlar. Hazırlıksız yakalanan Çandarlı halkının çoğunu öldürmüşler, kalanları esir almışlar ve çok sayıda kadın ve çocuğu yanlarına alıp kaçırmışlar. Bu haber saraya ulaştığında Türkler bu baskına karşılık olarak adaları basmış ve çok sayıda çocuğu alarak hali vakti yerinde olan Türk ailelere evlatlık olarak vermişler. Söylenene göre kaçırılan Türk çocuklarının bir kısmını adeta fidye ödeyerek geri almışlar. Ancak Çandarlı bu kanlı olayı bir türlü unutamamış. O günden sonra insanlar kabuğuna çekilip yaşamışlar. Belki bu yüzdendir bugün hala sakin olma sebebi.

Çandarlı denizin içerisine uzanmış yarımada şeklinde bir coğrafi yapıya sahip. Bu nedenle üç tarafı denizle çevrili burada yürüdüğünüzde her sokak neredeyse denize açılıyor. Oldukça ferahlatıcı bir durum, sizce de öyle değil mi?

Burada dikkatinizi çeken ilk yapı Çandarlı Kalesi olacak. Kalenin ilk inşaasının M.Ö. 6. yüzyılda gerçekleştirildiği düşünülüyor. Fakat zaman içerisinde tekrar tekrar onarım görmüş. Bugünkü haline ise 14. yüzyılda Cenevizliler getirmiş. Son olarak da Osmanlı Sadrazamı Çandarlı Halil Paşa tarafından yeniden inşaa edilmiş ve bugünkü halini almış.

Kale dışında merkezde görebileceğiniz tarihi eser Çandarlı Şadırvanı. 1805 yılında yapılmış olan şadırvan İzmir Valiliği ve Çandarlı Belediyesi’nin katkılarıyla restore edilerek bugünkü haline getirilmiş. 1800 yıllarında yapılmış olan Tarihi Zeytinyağı Fabrikası ise deniz kenarında iki katlı bir bina ve halen ayakta. 2012 yılında restore edilerek kullanıma açılan binada çeşitli kültürel aktiviteler ve sergiler yer alıyor. Bahçesi de kafeterya olarak hizmet veriyor. Yine merkezde bulunan eski bir yapı ise Tarihi Çandarlı Hamamı. 16. yüzyılda yapıldığı düşünülen hamam yakın zamana kadar aktif olarak kullanılıyormuş. 2010 yılında restore edilerek etnografya müzesi haline getirilmiş.

Çandarlı etrafında denize girebileceğiniz onlarca koy ve plaj bulunuyor. Çandarlı denizi genellikle biraz soğuk olmakla beraber yazın sıcağında ılık bir suya girmek de pek hoş olmaz sanırım. Deniz rüzgarın estiği yöne göre zaman zaman dalgalı oluyor; fakat batıya bakan koylar dalgalı iken doğuya bakan koylar sakin oluyor, ya da tam tersi. Yani denize girebilecek yer her zaman bulunuyor. Çandarlı’da bulunanların büyük bir kısmı yaz kış burada oturanlar ya da sezonluk olarak ev kiralayanlardan oluşuyor. Haftasonları ise bunlara çevreden gelen günübirlik tatilciler de ekleniyor. Genellikle yabancı turist pek bulunmuyor, bunun sebebi ise etrafta yabancı turistlere hitap edecek büyük tesislerin olmaması. Bu ise daha çok biz bize havası yaratıyor. Çok gürültülü barlar henüz yok, fiyatlar da oldukça makul.

Çandarlı’da akşamları sahilde dolaşmak, alışveriş yapmak oldukça keyifli. Kalenin hemen yanında oturup sohbet edebileceğiniz bir çay bahçesi bulunuyor. Etrafta balık yiyebileceğiniz bir çok lokanta var. Ayrıca buranın sakızlı dondurmasını tadabileceğiniz Veli Usta Dondurmacısını da unutmamak gerek.

Merkezden Bademli’nin karşısında bulunan Kalem Adası’na tekneler kalkıyor, dilerseniz bir gününüzü de bu adaya giderek geçirebilirsiniz. Biz gitmedik; ama gidenler oradaki denizi öve öve bitiremiyor. Tekne turu için 0532 658 2091 telefondan randevu alabilirsiniz. Elbetteki tur yemek dahil olacak şekilde hazırlanıyor.

Çandarlı çevresinde gidebileceğiniz bir çok yer var. Bunlardan en yakını Denizköy. Denizköy’e Çandarlı’dan iki saatte bir kalkan dolmuşlarla ya da özel aracınızla 20 dakikada ulaşabilirsiniz. Bir başka mekan ise Bademli. Bademli hakkında Bademli ve Saklı Plajları yazımızı okuyabilirsiniz. Etrafta gezip dolaşmaktan keyif alıyorsanız Dikili, Bergama, Ayvalık ve Foça günübirlik rahatça gidebileceğiniz yerler arasında yer alıyor. Ayrıca Ayvalık’tan kalkan teknelerlerle vizesiz Yunan Adaları deneyimi yaşayabilirsiniz. Biz de buralara kadar gelmişken bir kaç günlüğüne Midilli‘ye gidip geldik.

Çandarlı’da her Cuma pazar kuruluyor. Cuma günleri merkezdeki hayat tamamen pazar ve çevresine taşınıyor. Çandarlı’da yaşayan herkes resmi tatilin Cuma günü olduğu esprisini yapıyor. Gerçekten Cuma günleri herkes pazara akın ediyor. Plajlar bile boş kalıyor. Burada standart pazar ürünlerinin dışında tarlasında yetiştirdiği organik ürünleri satan köylüler de var. Her türlü zeytin ve zeytinyağının en kalitelisini ve doğalını bulabilirsiniz. Tabiki her türlü meyve ve sebze de uygun fiyatlarıyla burada yer alıyor. Çandarlı’da ayrıca akşamları kurulan ufak bir hediyelik eşya pazarı da var, Burada da el yapımı süs eşyaları bulabiliyorsunuz.

Çandarlı’da konaklamak için büyük oteller yok, sadece bir kaç küçük otel ve pansiyon bulunuyor. Bunun dışında evini sezonluk ya da aylık olarak kiraya verenler var. Pansiyonlar oldukça uygun fiyatlı ve konumları itibariyle çok iyi yerdeler, örneğin Tuana Pansiyon tam plajın karşısında 24 yatak kapasitesi var. Yine merkezde bulunan Gül Pansiyon da başka bir uygun fiyatlı konaklama alternatifi. Oldukça merkezi konumda olan başka biri ise Kaffe Pansiyon. Burası tam merkezi konumda olduğundan ve kafesinde akşamları canlı müzik olduğundan akşamları erken yatanlar için pek uygun olmayabilir.

Oteller ise genellikle ufak ve butik, oda kahvaltı şeklinde çalışıyor. Yemekleri sahilde bulunan restoranlarla anlaşmalı olarak temin ediyorlar. Bir kaç tane otel ismi saymak gerekirse Çandarlı İşeo Oteli, Kybele Tayfa Hotel ve Otel Club Şato dan bahsedebiliriz.

Etrafta eski ve yeni bir çok tatil sitesi mevcut, buralarda yaz kış oturanlar olduğu gibi sadece yazı tatil için gelenler de kalıyor. Bazıları da evlerini sezonluk veya aylık olarak kiraya veriyorlar. Eğer yeterince uzun kalacaksanız sanırım en iyi konaklama yöntemi bu şekilde eşyalı ev kiralamak.