İsviçre gezimizin son durağını Zermatt ve Matterhorn olarak belirlemiştik. İyi ki de öyle yapmışız, İsviçre’de geçirdiğimiz en güzel gün Zermatt’ta dolaştığımız gündü. Zermatt yaklaşık 6000 nüfuslu bir yerleşim yeri ve Matterhorn Alp Dağları’nın tek başına sivrilmiş zirvelerinden birinin adı. Matterhorn zirve yüksekliği 4478 metre. Onu zarif kılan özelliği ise dönerek yükselen ve sivrilen görüntüsü. Matterhorn aynı zamanda bir çoğumuzun çok sevdiği 1908 yılında imalatına başlanan İsviçre menşei taşıyan Toblerone çikolatasının amblemi.
Zermatt’a nasıl gidilir?
İsviçre’ye gittiğinizde Zermatt’a ulaşmak için biraz mesafe kat etmeniz gerekiyor. Biz Türkiye’den Basel’e uçtuk. Basel’deki havalimanı oldukça ilginç bir konumda. Yer aldığı ülke Fransa; ancak indiğinizde çıkacağınız üç kapısı bulunuyor. Bir taraf Fransa’ya bir taraf Almanya’ya diğer tarafta İsviçre’ye açılıyor. Dev havalimanı canlandırmayın kafanızda ufacık bir yer. Bu arada üç ülkeye ayrılmış bölümlerde o ülkelerin para birimleri geçiyor. En uygun fiyatlı bölüm Fransa bölümü, bir şeyler alacaksanız Fransa bölgesinden alabilirsiniz.
Basel Havalimanı’ndan bir araç kiralayıp Zermatt’a gidebilirsiniz. Bu arada aracı Fransa bölümünden kiralarsanız daha uygun fiyatlı oluyor. Başka ülkeye geçebilir miyim diye düşünmeyin bu havalimanı ortak kullanımda olduğu için rahatlıkla geçebilirsiniz. Zermatt’a buradan iki veya üç saatte ulaşabilirsiniz. Ancak direkt gitmenizi tavsiye etmem. Her gün biraz yol alarak önce Zürih sonra sırasıyla Interlaken, Montrö, Lozan, Cenevre ve sonrasında Zermatt’a yönelirseniz İsviçre’nin büyük çoğunluğunu görmüş olursunuz.
Zermatt bir kayak merkezi ve evlerin çoğu butik otel olarak işletiliyor. Tahmin edebileceğiniz üzere burada konaklamak bir hayli pahalı. Biz de burada kalmak isterdik; ama fiyatlar çok yüksek olduğu için buraya 1 saatlik bir mesafede Saas Fe denen bir merkezde kaldık. Ev kiraladık, evimiz oldukça güzeldi. Sabah erkenden yola çıkıp Zermatt’a doğru yol aldık.
Zermatt’a araba ile girmek yasak. Bu nedenle arabanız ile Tasch denen yerleşim yerine kadar gelip burada bırakmanız gerekiyor. Buradan sonra her yarım saatte bir kalkan trene binebilirsiniz veya taksi ile gidebilirsiniz. Bir kaç kişi taksi kiralarsanız trenden daha ucuza geliyor. Ancak biz trenle gitmeyi tercih ettik. Hoş manzaralar görürüz diye düşündük. Yolculuk 15 dakika sürdü tren çok keyifliydi. 2017 Şubat ayında bu 15 dakikalık trene kişi başı 60 TL ödedik.
Zermatt gezilecek yerler
Zermatt’a gelince her yanımızı şirin ahşap evler, golf arabaları, atlı arabalar, kafeler, kayak malzemeleri satan dükkanlar sardı. Tabi her tarafın kar altında olduğunu da söylemem gerek. Bir anda kendimizi çok iyi hissettiğimiz bir ortamda bulduk kendimizi. Biraz gezindik Zermatt Müzesini dışardan gördük. İçinde Matterhorn’a tırmananların ve kayak yapanların kullandıkları malzemeler sergileniyor, girişi 10 CHF yaklaşık 36 TL. Zermatt’ın bir köşesinde Matterhorn’a tırmanırken kaza geçirip ölenlerin mezarları var. İçlerinde İsviçreli olmayan dağcılar da yer alıyor. Hiç biri ülkelerine gönderilmemiş burada gömülmüş. Belki de sembolik mezarlardır, bilemiyorum.
Buradaki mağazaları dolaşıp etrafa biraz bakındıktan sonra dağ bizi yukarıya davet ediyor gitmesek olmaz. Matterhorn’a yaklaşabilmek için tren ile yukarı çıkmak gerekiyor. Dağa her 30 dakikada bir tren çıkıyor. Kayakçılar kayak takımları ile binip en tepeye çıkıyorlar kayarak aşağı inip tekrar trenle yukarı çıkıyorlar. Tren fiyatı öğlene kadar biraz daha yüksek 94 CHF civarında; ancak saat 12’de 58 CHF yaklaşık 212 TL oluyor. Tren biletini turizm ofisinden veya tren garından alabilirsiniz. Turizm ofisi üzerine biraz fiyat ekliyor, tren garından alırsanız fiyat biraz daha uygun oluyor. Bu yolculuk en tepeye kadar 33 dakika sürüyor. Tren dünyanın tamamen elektrikle çalışan ilk dişli treni ve Avrupa’nın en yüksek açık hava dişli tren yolu olma özelliğini taşıyor. Yaklaşık 1,5 km’lik yolu tırmanarak çıktığı için uzun sürüyor.
Yukarı doğru çıkarken Zermatt’a tepeden bakmaya başlıyorsunuz. Bu manzara çok güzel gözüküyor. Bir iki yerde fotoğraf çekebileceğiniz bir aralık var; ancak seri olmanız lazım. Ya da duraklarda inip fotoğraf çekip bir sonraki treni yarım saat kadar bekleyebilirsiniz. Tepeye çıkana kadar trenin durduğu 5 istasyon var. Sırası ile Findelbach, Riffelalp, Riffelberg, Rotenboden ve zirveye en yakın son istasyon Gornergrat. Bu istasyonun yüksekliği 3090 metre ve neredeyse az önce aşağıdan baktığımız dağa bu sefer karşıdan bakıyor gibiyiz. Burası aynı zamanda İtalya sınırında bir nokta. Bizimle trenden inen neredeyse herkes kayaklarını takıp aşağı doğru kayarak inmeye başlıyor. Buradan kayak ekipmanı kiralayıp kaymanız da mümkün.
Trenin durduğu istasyonlardan Rotenboden’de inerseniz kış sezonunda buradaki igloları da gezebilirsiniz. Aldığınız tren biletine buradaki iglolarda sıcak şarap ve fondü ikramı dahil. Buradan tekrar trene binerek Gornergrat’a çıkabilirsiniz. Gornergrat’ta bir gözlem evi, bir otel ve lokanta ile hediyelik eşya satan mağazalar var. Metterhorn’un karşısında bir şeyler yiyip içmek çok keyif verici, bunu mutlaka yapın. Ancak kargalar çok samimiler sofranıza kadar gelip konuyorlar ve yemeğinize ortak oluyorlar. Hayvanları seviyorsanız elinizden yemek yedirebilirsiniz.
Buradaki moladan sonra çıkacağınız bir üst kademe daha var; ama buraya yürüyerek çıkmanız lazım. Gözünüz korkmasın yaklaşık 2-3 dakika tırmanarak çıkacağınız bir yer. Buradan az önce oturup dinlendiğiniz gözlem evini tepeden göreceksiniz. Matterhorn’a biraz daha yaklaşmış hissedeceksiniz. Buraya geldiğimiz gün hava çok güzel güneşliydi benim için bugün unutulmaz günlerden biri olarak aklıma yazıldı. İmkanınız olursa mutlaka gidip görmenizi tavsiye ederim. Zermatt İsviçre ve dünyadaki en gözde kayak merkezlerinden biri, doğayı sevenler için de çok keyifli bir deneyim.
Geziyi bitirdikten sonra geldiğiniz trenle aşağı inip oradan da yine Tasch’e giden bir başka trenle geri dönüş başlıyor. Alınan tren bileti gidiş dönüş geçerli olduğu için sabah aldığımız biletle geri dönüyoruz. Tasch’de bir kaç otopark var en uygun fiyatlısı tren istasyonun yan tarafında yer alan otopark. Sanırım biz 6 saat için 7 Euro ödedik. Bu kadar pahalı bir ülkede aldığımız en ucuz hizmet buydu. Benim size tavsiyem en son trenle aşağı inmeniz ve Zermatt dönüşü Tasch’de kalmanız olacak. Tasch’in fiyatları Saas Fe’ye göre daha pahalı; ama Zermatt’ın keyfini sonuna kadar çıkarmak istiyorsanız bir gece Saas Fe’de ve bir gece de Tasch’de kalmak mantıklı olur.
Dağa çıkmak için başka bir yol daha var. O da teleferik. Bu yolu kullanırsanız çıkacağınız yer Riffelberg ve sonrasında küçük Matterhorn denilen bir zirveye geliyorsunuz. Burada bir buzul var, onu görme şansına da sahipsiniz. Ancak biz fotoğraf açısından Gornergrat’ın daha iyi olduğunu düşündüğümüz için trenle oraya gitmeye kararı verdik.
Bahar aylarında giderseniz karlar biraz kalkmış olabilir; ama Zermatt’tan göllere doğru yürüyerek Matterhorn’un göle düşen yansımalı fotoğraflarını çekebilirsiniz. Bunun için Zermatt’ta satılan kısa turlar veya bir günlük turlardan satın alabilirsiniz. Turizm ofisine giderseniz size bu konuda yardımcı olacaklardır. Unutmayın fiyatı çok az olmayacaktır.
Zermatt’a gelenler bahara doğru azalıyor, buranın tadı karlı günlerde çıkıyor. Buraya baharda turistlerin gelmesi için 2007 yılından itibaren Zermatt müzik festivali düzenlenmeye başlanmış. Festival her sene Nisan ayında düzenleniyor ve oldukça ünlü müzisyenleri ağırlıyorlar.
Adrenalin seviyorsanız tavsiye edeceğimiz bir başka etkinlik bu muhteşem dağ sıralarının üzerinden süzülerek paraşütle inmek olacak. Atlayınca yere inmeniz yaklaşık 7 dakika sürüyormuş. İçin ilginç yanı ise bunu genelde 60 yaş üzeri bayanların tercih ediyor olması. Ya da wing suit yani kanatlı kıyafet diyebileceğimiz özel elbiseler ile yüksekten atlayıp uçmanın eğitimini alarak burada uçmayı deneyebilirsiniz. Bunlara benim kalbim pek dayanmaz, yapacaklara bol şans dilerim.
İsviçre Vizesi Nasıl Alınır?
İsviçre’ye gitmek için Schengen vizesi almanız gerekiyor. Bunun için İstanbul’da çalışan aracı kurumlardan birine giderek evraklarınızı vermeniz yeterli olacaktır. Elbette sizden can sıkıcı evraklar isteyecekler. En başta otel rezervasyonu, uçak bileti, bankadaki nakit miktarınız, varsa ev veya arabanız. İlk defa Schengen alıyorsanız evraklarınızı aracı kuruma verseniz bile sizi konsolosluğa görüşmeye çağırabilirler, böyle bir durumda endişe edecek bir şey yok. Cevaplarınızı rahat verdiğiniz sürece vize almanızda sıkıntı olmaz.
Tesadufen bir film izledikten sonra burda buldum kendimi bu guzel tanitim ve ayrintilar icin tesekkurler… ayrica masada duran cikolataya hic bu kadar uzgun bakmamistim bakar kor dedikleri ben oluyorum galiba farkindalik icin ayrica minnettarim bu kadar sersemlik yeter☺kalkilip matterhorna gidilir bu zamanda 😉
Menekşe Hanım,
bir yazı sizi harekete geçirdiyse ne mutlu bize :)
Her şey çok güzel sadece Bern değil Basel olacak
Mustafa Bey haklısınız, hemen düzelttim, teşekkürler.