Yıl 1997 rota İtalya, arada bir aracı kurum yok, yine kendi başıma tasarladığım 9 günlük bir gezi. İlk gece Bolonya şehrine gecenin bir vakti iniyorum. Elimde valizim sokaklar bomboş ve hırsızlık konusunda İtalya’nın methini çok duymuşum. İlk bulduğum otelin kapısından içeri dalıyorum sokakta soyulmaktansa o gece otelin tek kalan suit odasında konaklayıp başka bir türlü soyulmaya razı oluyorum.
Ertesi gün 3 odalı suitimde uyanıp bir duş alıp oda parasının acısını çıkarmak üzere kahvaltıya indim. Kahvaltı boyunca kendime bir kaç sandviç hazırladım bunları 2 gün boyunca yedim, eh ancak suitin parasını yemek paraları ile denk getirdim. Aynı gün tertemiz bir pansiyon bulup oraya geçtim. İlk gün Bolonya’da biraz turladım. Daha çok ticaretin hakim olduğu bir şehir.
Sokaklarda grafiti yapan ve müzik çalan bazı topluluklar vardı. Binaların neredeyse tamamı çok eski, ancak yıkılmak yerine onarılmış bir çoğuna sonradan kalorifer eklenmiş olduğu gibi korunmuş. Güzel bir şehir diyebilirim ama fazlaca enteresan birşey yok. Onun için bu şehri burada bitirerek Venedik’e geçmek istiyorum.
Tren istasyonuna giderek Venedik için bir bilet aldım. Çok heyecanlıydım çünkü hep görmeyi hayal ettiğim yerlerden birine doğru gidiyordum. En büyük hayal kırıklığı çok rahatsız edici kanalizasyon kokularıydı, böylesine turistik bir merkeze bu pislik hiç yakışmamıştı.
Kanalların üzerindeki minik köprülerden her geçişte görüntüler ve sokaklar farklılaşıyor. Dar sokaklarda restoranlar ve küçük şarap imalathaneleri var. Burada küçük imalathanelerde üretilen şaraplar oldukça meşhur. Yolunuz bu imalathanelerden birine düşerse almanızı tavsiye ederim, aman dikkat İtalya oldukça pahalı ve halkı turiste fazla fiyat söylüyor. Burada pazarlık mübah.
Aylardan Nisan, etrafta şu meşhur Venedik Maskeleri ile bir çok insan dolaşıyor. Bu güzel görüntülerin yanı sıra evlerin karşılıklı pencerelerinde makara sistemi ile çalışan çamaşırlıklarda günlük çamaşırlar asılı. Bu da Venedik dokusundan bir parça olarak hafızama kazınıyor.
Etrafta gondollar dolanıyor ama bu günün parası ile gondolun yarım saati 55 – 65 Euro yaklaşık 200 -250 TL arası. Seyretmek daha huzur verici gibi geliyor. Köprülerin üzerinden gondollara bakıyorum. Acıktığımı hissediyorum, küçük bir yere girip bir makarna yemek istiyorum. Hiç unutmam bir tabak makarnaya 25 Euro civarında bir para ödüyorum. Sanırım bu İtalyan olmadığım için ödediğim bir faturaydı. Ödediğim parayı unutmak için şehre geri dönüyorum, kanal kenarlarında yürüyorum. Kanalların etrafında yürürken oldukça güzel fotoğraflar çekmeniz mümkün her bina ayrı bir estetiğe sahip. Adeta bir açık hava müzesinde yürüyor gibisiniz. Burada yürürken hemen Düka Sarayı gözüme ilişiyor. Bina beyaz ve pembe mermerlerden inşa edilmiş, üzerindeki geometrik şekiller oldukça güzel bir görüntü oluşturuyor. Akşam ışığında oldukça güzel renklere bürünen Düka Sarayı güzel bir fotoğraf malzemesi.
Son olarak San Marco Meydanı’nı da görerek Venedik’ten ayrılmak istiyorum. Bu meydan her yerin birbirine kanallarla bağlandığı dar sokakları olan bir şehir için gerçekten oldukça büyük ve gösterişli. Sirkeci’de olduğu gibi yem alıp meydandaki güvercinlere verebiliyorsunuz. Meydanda San Marco kilisesi yer alıyor yapı 1063 ile 1073 yılları arasına tarihleniyor. Oldukça görkemli süslemeleri nedeniyle altın kilise ünvanını alan kilisenin orta giriş kapısı üzerinde bulunan 4 adet bronz at heykeli Istanbul’dan getirilip buraya yerleştirilmiş. Ancak bu ziyaretimden bir kaç sene sonra fotoğraflarda gördüğüm kadarı ile San Marco meydanını sürekli su basıyor.
Venedik suların sürekli yükselmesi ile batma tehditi altında ayakta kalmaya çalışan bir şehir. Her evin önünde araba yerine bir tekne yer alıyor. Evlerin altlarında kazıklar var. Evlerin alt kısımlarında suyun verdiği tahribatı görmek mümkün.
Hayallerimi süsleyen bu şehir ben de tam bir hayal kırıklığı yarattı nedendir bilemiyorum. Venedik ile ilgili hatırladığım bir başka olay da bir hediyelik eşya mağazasında almakta karasız kaldığım iki bibloyu yan yana koyup bakarken dükkandan kovulmamdır. Hemen polise başvurdum ama kusura bakmayın bir şey yapamayız cevabını aldım. Sanırım fazlaca ziyaret edilen bir yer olduğu için Venedik esnafı biraz şımarmış. Gemi turları ile ve Türkiye’den düzenlenen bir çok tur ile ülkemizden Venediğe çok sayıda Türk gitmekte. Son yıllarda Venedik maske festivali nedeni ile Türk fotoğrafçıların akınına uğruyor. İtalya ziyaretlerinizde en çok dikkat etmeniz gereken şeylerden biri, çantanızı sırtınıza asmamanız ve sırt çantasına cüzdanınızı koymamanız. Kafelerde otururken çantanızı sandalye arkasına asmayın. Çok fazla hırsızlık olayı yaşanıyor. Polis bu konuda kayıtsız kalıyor.
deniz hanım ben sizin düşücenizdeyim
haklısınz deniz hanım
zehra hanım,
selinay hanımla konuşmalarınızı okudum…bende venedik’te yaşamak istiyorm..bunun en büyük sebeplerinden birisi ise kazanova :) adlı filmde oradan çok etkilenmiş olmamdır… orasıyla ilgili yazılarınızda ayrıntılı bilgi verirseniz çok memnun olurum…lütfen yardımcı olun…
Deniz hanım,
İtalya hakkında oldukça geniş bilgi verdiğimi düşünüyorum. Her kim ne derse desin en iyi yol gidip kendinizin görmesi ve karar vermesidir diye düşünüyorum.
çok teşekkür ederim zehra hanım
yaşamak için italya da hangi şehri önerirsiniz?
Floransa
zehra hanım, siz italyaya ne zaman gitmiştiniz?;??
Tekrar Merhaba Selin hanım,
İtalya’ya 1998 yılında gittim. Venedik yaşamak için biraz sıkıntılı bir yer bence. Gittiğim yıl sudan çok ağır bir lağım kokusu geliyordu. Ayrıca tüm evlerin alt kısmı rutubet içinde. Yaşamak için çok da ideal bir yer değil.
sorularımla belki sizi sıkabilirim ama sormazsam içinde kalır:) venedik yaşamak için uygun bi yer mi ?
peki italyaya gittiniz mi
Selin hanım,
burada yazılı olan tüm yerler benim bizzat gidip gördüğüm yerler. Italya’ya benim organize ettiğim 9 günlük bir seyahat gerçekleştirdim. Floransa, Roma,Venedik ve Bolonya’yı gezdim. Bu yerler içinde en güzeli Venedik yerine Floransa diyebilirim.
ayrıca dil ögrenme kabiliyetimin çok yüksek oldugunu pek söyleyemem ama ögrenmeye çalışırım
siz italyada mı yaşıyorsunuz??
Türkiye’de yaşıyorum ama eşimle sık sık yurt dışı ve yurt içi seyahatlerimiz oluyor.
ya bende bu şehirde yaşamak istiyorum burası çok güzel … italyanca ögrenmek zor mu??? soruma cevap verebilir misiniz acaba ?? cevaplarınızı bekliyorum:)))
Selin hanım,
Italyan’ca öğrenmeyi hiç denemediğim için zorluk derecesini bilemiyorum. Ancak sizin dil öğrenme kabiliyetiniz yüksek ise kısa sürede öğreneceğinizden emin olun.
Yorum bölümünü bulmakta zorlansam da güzel bir sayfa olmuş. İtalyan Dili ve Edebiyatı okuyan biri olarak bu yaz ben de İtalya’ya gitmek istiyordum ama olmadı. Güney Afrika’ya gidiyorum artık.